Ben her yemek yapışımda sarmısak ayıklamaya üşendiğim için, hem de sarmısaklı zeytinyağı (ve içinde bekleyen sarmısaklar) bizim evde çok sevildiği için, sarmısaklarımı toplu halde ayıklayıp, yarımlık kavanozda zeytinyağında saklıyorum. Buzdolabında ve oda sıcaklığında iki türlü de denedim. Buzdolabında donuyor, sevmedim. Oda sıcaklığında (tabiki çok sıcak olmayan bir ortamdan bahsediyorum) gayet rahat 1,5 ay dayandı. Zaten bu sürede kavanozun da dibini gördük. :) Tam denk geldi yani.
Benim gibi tembelseniz, birkaç ayda bir kendinizi 1 akşamcık yorup (ve sarmısak kokusuna boğup), sonrasında rahat etmeniz için yapın derim.
Bazı çorba ve yemeklerde etsuyu kullanmaya çalışıyorum. Protein değeri artsın diye. Bazılarına ağır gelir, kokuyor derler. Fakat et suyunu yaptıktan sonra oda sıcaklığına soğutup 1 gece buzdolabında bekletirseniz, ertesi gün size o kokuyor gibi gelen bölüm yani etsuyunun yağı donmuş olarak üstünü kaplamış olacaktır. Kaşıkla yağları alıp atarsanız, kokusuz ve yağsız mis gibi bir etsuyunuz olur. Ben ruh halime göre bazen bunu yapıyorum. Bazen yağlı şekilde saklıyorum. Etsuyunu dondurmak için soğutup, kağıt bardaklara dolduruyorum ve bu şekilde donduruyorum. Kullanacağım zaman duruma göre 1-2 bardak çıkarıp çözdürüyorum. Buz kalıplarına koyanlar da var ama ben o kadar minik bulyonlar şeklinde kullanmıyorum. Bardak ölçüsü ideal. Gelelim nasıl yaptığıma: Normal ya da düdüklü tencereye kemikleri (2-3 adet kemik yeterli), 1 patates, 2 soğan, birkaç diş sarmısak, 5-6 defne yaprağı, 1 çay kaşığı tane karabiberi, eğer evde varsa havuç, kereviz sapı gibi çeşitli sebzeleri de ekleyerek, üzerine bolca su ekleyip kaynatıyorum.
Piştikten sonra anlattığım şekilde soğutup, bardaklara doldurup, donduruyorum. Son yaptığımda düdüklüde yaptım, maksimum seviyesine kadar su ekledim. Bu arada su içme suyu olmalı! Bu çok önemli! Sakın musluk suyu kullanmayın. Bu ölçüyle 266ml'lik kağıt bardaklardan 13 tane doldu. Epey bereketli. Etsuyu haricinde bir de konsome vardır, kendi başına bir çorba sayılabilir. Ya da bazı yemekler için özellikle konsome tercih edilir. Etsuyunun çeşitli yöntemlerle berraklaştırılmış halidir. Hazır bulyonları asla kullanmıyorum. Katkı maddelerini geçtim, içinde başka neler olduğu belli değil. Bunu yapın, ailenize, çocuklarınıza mis gibi içirin. :)
Hıthıt (Şeytantersi ya da Şeytan pisliği de deniyor) diye bir bitki var. Baharat olarak kullanılıyor. Adını duymuş olanlarınız vardır.
İlk kez hint yemekleri hakkında bir program izlerken öğrenmiştim varlığını. Hindistan'da, bakliyatları pişirirken kullanıyorlarmış. Bakliyatların gaz yapmamasını sağlıyormuş. Denedim, hakikaten işe yarıyor, gaz yapmasını tamamen engelliyor mu; malesef hayır! Ama hatrısayılır şekilde azaltıyor.
Nohut ve kuru fasulyeyi haşlayıp, dondurucuda saklıyorum. Dedim ya tembelim. Hazır bulundurmak kolayıma geliyor. :)
Bunları haşlarken haşlama suyuna bir miktar hıthıt ekliyorum. Yemeği pişirirken de çok az ekliyorum.
Önceden uyarayım. İğğğğrenççç kokuyor. :))) Pişerken ilk başta o koku sizi rahatsız edecektir, fakat korkmayın pişince koku moku kalmıyor. Yok oluyor... Evde kokusu kaldıysa (ki sanmam) camları açın biraz oksijen girsin içeri...
Yakındaki aktarlara sorun, varsa alın mutlaka. Ben nedense ilk duyduğumda bizim buradaki aktarlarda bulamayacağımı düşünüp internetten arayıp buldum, sipariş ettim. İnternetten alışverişte sınır tanımıyorum. :)
0 yorum :
Yorum Gönder